26 Mart 2020 tarih ve 31080 sayılı Mükerrer Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 7226 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile yargılamada bazı süreler 30 Nisan 2020 tarihine kadar durdurulmuştur. 30 Mart 2020 sayılı Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurul Kararı ile de tutuklu iş ve işlemler hariç olmak üzere kamu davalarının açılması ve duruşmaların yapılmasının 30.04.2020 tarihinden sonrasına bırakılması tavsiye edilmiştir.
30 Nisan 2020 tarihli ve 31114 sayılı Resmi gazetede yayınlanan Yargı Alanındaki Hak Kayıplarının Önlenmesi Amacıyla Getirilen Durma Süresinin Uzatılmasına Dair Cumhurbaşkanı Kararı ile yukarıda bahsedilen 30 Nisan 2020 tarihli sürenin 15 Haziran 2020 tarihine kadar uzatılmıştır. Hakimler ve Savcılar Kurulu 30.04.2020 tarihinde yayınladığı ikinci bir Karar ile yukarıda yer verdiğimiz 30 Mart 2020 tarihli kararındaki tedbirlerin uygulanması önerisinin 15.06.2020 tarihine kadar uzatılmasını tavsiye etmiştir.
• Hangi sürelerin ne zamana kadar durdurulmasına karar verilmiştir?
– Dava açma, icra takibi başlatma, şikayet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm süreler; İdari Yargılama Usulü Kanunu, Ceza Muhakemesi Kanunu ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda taraflar bakımından belirlenen süreler ile arabuluculuk ve uzlaştırma kurumlarındaki süreler 13 Mart 2020 tarihi itibari ile,
– İcra ve İflas Kanunu ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlarda belirtilen süreler ve bu kapsamda hâkim veya icra ve iflas daireleri tarafından tayin edilen süreler; nafaka alacaklarına ilişkin icra takipleri hariç olmak üzere tüm icra ve iflas takipleri, taraf ve takip işlemleri, yeni icra ve iflas takip taleplerinin alınması, ihtiyati haciz kararlarının icra ve infazına ilişkin işlemler ise 22 Mart 2020 tarihi itibari ile
15 Haziran 2020 tarihine kadar durdurulmuştur.
• Durdurulan iş ve işlemlerde kalan sürelerin hesaplaması nasıl yapılacaktır?
Durdurulan süreler, 16 Haziran 2020 tarihinden itibaren tekrar işlemeye başlayacaktır. Fakat durma süresinin başladığı tarih itibarıyla, bitimine on beş gün ve daha az kalmış olan süreler durma süresinin sona erdiği günden itibaren başlamak üzere on beş gün daha uzamış sayılacaktır. Bir üstteki sorunun cevabında hangi sürelerin 13 Mart 2020 tarihinden itibaren durduğu, hangi sürelerin ise 22 Mart 2020 tarihinden itibaren durdurulduğu tek tek sayılmıştır.
• Sürelerin durdurulmasında neler kapsam dışında bırakılmıştır?
Tutuklu bulunan dosyalarda sadece tutukluluğun değerlendirilmesi yönünden yapılan işlemler ile dava zamanaşımı yakın olan soruşturma ve kovuşturma dosyaların takibi ile yürütmenin durdurulması istemleri ile acil sayılacak diğer iş ve işlemlerin yerine getirilmesi sürelerin durdurulmasının dışında bırakılmıştır.
Suç ve ceza, kabahat ve idari yaptırım ile disiplin hapsi ve tazyik hapsi için kanunlarda düzenlenen zamanaşımı süreleri kapsam dışında bırakılmıştır.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nda da düzenlenen koruma tedbirlerine ilişkin süreler kapsam dışında bırakılmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda düzenlenen ihtiyati tedbiri tamamlayan işlemlere ilişkin süreler kapsam dışında bırakılmıştır.
Konkordato mühletinin alacaklı ve borçlu bakımından sonuçları, durma süresince devam edecektir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile takip hukukuna ilişkin diğer kanunlar kapsamında icra ve iflas daireleri tarafından mal veya haklara ilişkin olarak ilan edilmiş olan satış gününün durma süresi içinde kalması halinde, bu mal veya haklar için durma süresinden sonra yeni bir talep aranmaksızın icra ve iflas dairelerince satış günü verileceği ve bu durumun gerçekleşmesi halinde satış ilanının sadece elektronik ortamda yapılacağı ve ilan için ilave ücret alınmayacağı açıkça belirtilmiştir.
• Önceden belirlenmiş olan duruşma tarihleri, bilirkişi incelemeleri ve keşiflerin durdurulan sürelere denk gelmesi durumunda ne olacaktır?
Duruşma, müzakere ve keşiflerin ertelenmesine yönelik işlemlerin evrak üzerinden ve duruşma açılmadan yapılacaktır.
Ceza Muhakemesi Kanununa göre tutukluluk değerlendirmesinin zorunlu olduğu durumlarda, tutuklu ve müdafinin SEGBIS uygulaması üzerinden dinlenilerek duruşmalar yapılacaktır. Başkaca hazır edilmesi gerekli olan kişiler var ise Bilim Kurulu’nun önerileri doğrultusunda mümkün olduğunca teknolojik imkanlardan istifade edilerek bu kişiler dinlenecektir.
Av. Emre Düzener